Sinif Mucadelesi
Metal İşkolu Grup Toplu İş Sözleşmesi

İşçi ve emekçilere, sus payı niteliğinde bazı haklar verildi Mücadele sürecek...

Pazar 11 Şubat 2024

Metal sektöründe, her 2 yılda bir, MESS (Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası) ile, Türk-İş, DİSK, Hak-İş gibi (3 işçi sendikasının örgütlü olduğu 247 işyeri ve işletmede değer üreten yaklaşık 185 bin metal işçisini kapsayan) sendikalar arasında yapılan, Metal işkolu Grup Toplu İş Sözleşmesi tutanağı, 17 Ocak’ta imzalandı.

26 Eylül 2023 tarihinde başlayan, patronların her yıl olduğu gibi tartışma sürecini 3 yıla çıkarmak istedikleri, ama işçilerin tepkileriyle geri adım attıkları bu görüşmelerde, daha önce MESS tarafından yapılan teklifler kabul edilmeyerek grev kararı alınmıştı. Daha sonra görüşmeler iki aydan fazla devam ettikten sonra tekrar çıkmaza girdi, tıkandı.

Özellikle son iki yılda işçi ücretlerinin eriyip sefalet seviyesine kadar gerilemelerine rağmen, MESS temsilcileri görüşmelere hiç utanmadan saat ücretlerine ilk 6 ay için yüzde 35’lik bir zam yapma önerisiyle başladılar. Metal emekçileri ve sendika temsilcilerinin tepkileriyle karşılaşınca, bu oranı aşama aşama yüzde 35’den, yüzde 73’e kadar çıkardılar.

“İşçiler”, büyük metal fabrikalarında, hoşnutsuzluklarını sendika temsilciliklerine iletiyorlardı. Sendika yöneticileri hoşnutsuzlukların giderek arttığını çok iyi görüyorlardı. Eğer sözleşmeleri geçmişte olduğu gibi işçi tabanının beklentilerini göz önünde bulundurmadan, işçilere danışmadan imzalarlarsa başlarına geleceklerin bilincindeydiler. 2015 yılındaki deneyim hem işçilerin hem de patronların bilincinde tazeydi. İşçiler komitelerle örgütlenip, üretimden gelen güçlerini kullanmaya başlayabilir, yani yapacakları grevlerle güçler dengesini sarsabilirlerdi.

Kasaları tıka basa dolu ve kârları yüzde ikiyüzlerin üzerinde olan patronlar ve onların sendikası MESS’in temsilcileri de bu durumu yani patlamaya hazır koşulları çok iyi görüyorlardı. Bu nedenle geçmişte olduğu gibi, son günü (17 Ocak 2024) bekleyip, hükümetin son kararı verip, MESS önerilerini dayatarak toplu sözleşme sürecine son vermesi yolunu tercih etmediler.

DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası’nın temsilcisi Atar, « MESS’in grev iradesini ve işçilerin kararlı tutumunu gördüğünü ve yeniden müzakerelere çağırdığını » belirtti. « İşveren sendikasınca tarafımıza sunulan son teklif, ilk altı aylık ücrette ortalama yüzde 98’i bulan, sosyal haklarla birlikte yüzde 105’lik bir artışa tekabül ediyordu. Üyelerimizin beklenti ve eğilimlerini de dikkate alarak, Başkanlar Kurulu’muzun da onayıyla sözleşmeyi imzaladık. Bu sözleşmeyle ortalama ücret alan bir metal işçinin aylık geliri, 1 Eylül 2023 itibarıyla 32 bin 600 liraya, mart zammıyla birlikte 42 bin liraya yükseldi. Ayrıca bu sözleşmeyle birçok yeni kazanım da elde edildi. » diye de ekledi.

Elbette kararlı bir mücadele sonunda elde edilen bütün bu haklar çok önemli ama yeterli değil. Emekçilerin kararlılığını gören patronlar bir barut fıçısına düştüklerini farkederek kendi çıkarlarına göre hazırladıkları bir sözleşme tutanağını devletin desteğiyle dayatmaya yeltenmediler bile. Az da olsa, işçi taleplerini kabul ettiler.

Erdoğan, AKP ve onların hükümeti ise, tam da seçimler öncesinde kendilerini riske atmayı istemediler. Binlerce metal işçisi ve emekçisinin greve başlaması hükümetin hiç mi hiç işine gelmiyordu, mümkün olduğunca oy koparabilmek için bütün çevrelere şirin görünmek peşindeydiler.

Sendika bürokrasisine ve sendika temsilcilerine gelince tabii ki onlar da ayrıcalıklı konumlarını yitirmek istemiyorlardı. Emekçilerin bu kararlılığı karşısında iyi müzakereciler rolünü oynamayı tercih ettiler. Ve çok iyi de rol yaptılar. İşçi taleplerine biraz daha fazla kulak vermeye çalıştılar.

Ancak asgari ücretin 17 bin 2 lira olarak belirlendiği, enflasyondaki artışların dur durak bilmediği, 31 Mart yerel seçimleriden sonra enflasyonun zirve yapacağının ve ücretleri hemen eriteceğinin tahmin edildiği bu ülkede, metal işçilerinin elde ettikleri bu haklar, sadece emekçilerin önüne atılan « sus payı » niteliğindeki kırıntılar olarak kalıyor...

Metal işçi ve emekçilerinin, genel olarak da bütün işçi ve emekçilerin bu koşullarda elde edilen ufak tefek haklarla gevşememeleri, mücadeleyi bırakmamaları, patronlara ve hükümete seyyanen zamla (seyyanen zam, tüm çalışanlara eşit zam yapılması anlamına geliyor. Yani belli bir çalışan grubuna maaşları oranında yüzdelik zam değil, örneğin herkese 2500 lira gibi, eşit zam yapılmasını ifade ediyor) birlikte daha da önemlisi eşel mobil sistemini, yani, ücretlerin enflasyona göre düzenli bir biçimde yeniden ayarlanıp yükseltilmesi sistemini dayatmaları gerekiyor.

Son olarak, metal işçilerinin bu son sözleşme tartışmalarındaki tavırlarına bakıldığında, 2015 yılındaki Toplu İş Sözleşmesi’nde yapılan mücadeleleri unutmadıkları, içselleştirdikleri de söylenebilir.

İşçilerin kazandıkları haklar :

* Birinci 6 aylık dönem için saat ücrelerine ortalama yüzde 98 oranında artış yapıldı.

* Yürürlük tarihi 1 Eylül 2023 olan anlaşmaya göre saat ücreti 65 TL’nin altında olan işçilerin saat ücretleri 65 TL’ya yükseltildi.

* Tüm işçilerin saat ücretlerine yüzde 30 oranında zam, daha sonra da seyyanen zam yapıldı.

* 1 Mart’tan sonra sözleşmenin ikinci 6 aylık dönemi için yüzde 30 zam yapılacak. Ancak 6 aylık enflasyon yüzde 30’u geçerse
çıkan enflasyon oranı uygulanacak.

* Zam ile ortalama ücretli bir metal işçinin aylık net ücreti, 1 Eylül 2023 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 31 bin 541 TL olarak belirlendi. Ayrıca aylık net 1.048 TL yakacak tutarı da eklenince net aylık ücret 32 bin 589 liraya ulaşacak. 1 Mart 2024 tarihinde ise 42 bin 51 TL olacak.

04.02.24


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı: 298 - 10 Şubat 2024  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?