Sinif Mucadelesi

Vergi sistemi ile ilgili palavralar

Cuma 8 Şubat 2013

Hükümet çevrelerinden “zenginlerin vergileri artırılacak” şeklinde söylenti çıkmıştı. Ekonomi bakanı Ali Babacan, Davos’ta yaptığı bir açıklama ile zenginleri kesinlikle üzmeyeceklerini, “vergi oranlarını artırma niyetimiz yok. Serveti çok olandan yüksek vergi almak kendimizi vurmaktır” dedi. Türkiye’de kayıt dışılığın hala devam ettiğine dikkat çekti ve “özellikle yüksek geliri olan, şu veya bu şekilde vergi ödemeyen veya vergi kaçıran, vergiden kaçınan kişilerin üzerine biraz daha ciddi şekilde gitmek ve vergi mevzuatıyla da bu denetimleri daha kolay yapılır hale getirmek… Yoksa geliri yüksek olandan ya da serveti çok olandan daha fazla vergi alacağız diye bunun oranlarını değiştirecek yapma gibi bir yaklaşım kesinlikle söz konusu değil”.

Her şeyden önce eğer “gerçek sorun” vergi vermeyenler ve/veya vergi kaçıranlar ise AKP 10 yıldan fazla bir zamandan beri iktidarda ve mecliste tek başına çoğunluğa sahip, yasama yürütme organları emrine amade. Tüm bu güçleri ve olanakları seferber edip “kimin vergi vermediğini veya kimin vergi kaçırdığını” tespit edip gerekenleri yapmıyor. Devletin harcamalarını bu paralarla niçin karşılamıyor da esas yükü emekçilere ve dar gelirlilere yüklüyor?

İşçi marşı “enternasyonal’ın” da belirttiği gibi “vergiler yoksulların kanını emiyor.”

Bilindiği gibi vergi gelirlerinin toplamı dolaylı vergiler, artı dolaysız vergiler ve sosyal güvenlik primlerinden oluşuyor. Dolaysız vergiler gelir, kazanç ya da servet üzerinden alınır. Dolaysız vergiler ise bir işlem üzerinden alınan vergilerdir, KDV ve ÖTV bunun en tipik örnekleridir.

Türkiye gibi vahşi kapitalizmin hüküm sürdüğü ülkelerde en büyük ve en adaletsiz vergi yükü dolaylı vergilerdir. Dolaylı vergiler herkesten eşit oranda alınır. Örneğin istisnasız bütün mal ve hizmetlerden yararlanan zengin ya da fakir herkesten aynı oranda alınır. Yani fiyatı 200 TL olan bir üründen yüzde 18’lik bir KDV alındığında asgari ücretten veya 800-900 lira civarında ücret alan bir emekçiden de ayda yüz binlerce lira geliri olan zenginlerden de toplam 36 lira KDV alınır.

Asgari ücret civarında ücret alanlar (ki ücretlilerin çoğu bu konumda) için 36 lira önemli bir miktar iken zenginler için bu bir hiçtir!

Tablodaki rakamlardan da görülebileceği gibi Türkiye, en düşük vergi yüküne sahip ülke ve vergilerin ağırlıklı olarak da dolaylı vergilere dayandığı bir ülke olduğu için vergi adaletini sağlamaktan çok uzak bir vergi yapısına sahiptir.

Ayrıca sosyal güvenlik kesintilerini katmadan sadece dolaylı ve dolaysız vergilerin oranlarına baktığımızda 2011 yılı itibariyle Türkiye’de dolaysız vergilerin payı yüzde 32.4 ve dolaylı vergilerin payı ise yüzde 67.6 olarak ortaya çıkıyor.

Yani uzun lafın kısası Türkiye’deki vergi sistemi burjuva devletleri arasında en adaletsiz yapıya sahip ve bu açıdan bile emekçiler ve dar gelirliler için bu sömürü düzeninde bir iyileştirme beklemek, ölü gözünden yaş beklemek gibi bir şeydir! (30.01.2013)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2013  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 176 - 1 Şubat 2013  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?