Ana sayfa > Arşiv > Arşiv 2009 > Sınıf Mücadelesi Sayı : 136 - 2 Ekim 2009 > Fabrikalardan... İşyerlerinden > Belediye
Şovmen patronumuz yine sahnede
Patronumuz bir siyasi partide dikiş tutturamadı ama zenginleşti. Siyasi hayatında her seçim döneminde değişik bir partiden aday oldu. Sadece son iki seçim döneminde, CHP, DSP, YP, CHP, DSP, CHP, bağımsız, DSP’de oldu. Şimdi de, partiye dönüştürmek istediği “Türkiye Değişim Hareketi”, yani kendi kişisel partisinde. Sadece kendisi gidip gelse bir sorun olmaz, çünkü kişiliği ve şovmenliği buna uygun. Sorun, kendi siyasi çıkarları için belediye bünyesinde çalışan işçileri kullanması.
27 Eylül’de Abdi İpekçi spor salonunda yapacağı toplantı için iki yüz işçi, başkanlıktaki konferans salonuna gönderildi. Başkan, üç saat boyunca bu işçiler karşısında prova yaptı. Bu ilk değil, her parti değişiminde çok muhteşem törenler düzenliyorlar. Kendini iyi pazarlamak istiyor.
Yapmacık törenler kalabalık görünsün diye işçilerin hazır bulunması zorunlu tutuluyor. İşçilere yoklama yapılıyor, bu da yetmiyor, akrabalarını da getirmeleri isteniyor. Toplam belediye çalışanı iki binin üzerinde ve aileleriyle birlikte bir çoğunluk oluşuyor. Gelenler, başkanı sevdiklerinden veya düşüncelerini benimsediklerinden değil, işyerinde çalıştıklarından ötürü buna mecburiyetten katlanıyorlar.
Genelde taşeron işçilerine duvarları yazı yazma, pankart taşıma işi yaptırılıyor. Sendika işçileri korumada aciz kalıyor, hatta işvereninin suyuna gittikçe işçiler ile sendika arasındaki güvensizlik daha da artıyor. Bu işyerinde işverenin borusu ötüyor diyen işçiler, haklı gibi görünseler de aslında kendi güçlerinin farkında değiller. İşçiler, sadece şovlarına karşı dursalar bile patronun işçiye bakışı kesinlikle değişir. En azından bazı dönemlerde patrondan yana tavır alan işçiler bile tepki gösterip, kendilerini kullanmasına itiraz edebilirler.
Görünen o ki Pazar toplantısının alkış ekibine çok iş düşüyor. Umarız yüzleri kara çıkmaz!.. (27.09.09)
