Erken seçim söylentileri ve yeni partiler
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Gelecek Partisi’ni kurmasının ardından eski Maliye Bakanı Babacan’ın kuracağı partiye ilişkin tartışmalar gündemde daha fazla yer alıyor. Merkezde bir koalisyon kurulacağı ve yakında erken seçim olacağı söylentileri yoğunlaştı.
AKP-MHP koalisyon hükümeti, ekonominin çöküş aşamasına gelmesinden, kitleler üzerinde yaptığı yıkıcı etkilerden dolayı ve ortaya dökülen yolsuzlukların artmasından ötürü desteğinin önemli bir kısmını kaybetti. Bu nedenle hükümet, hem Türkiye’deki büyük sermaye için hem de Batılı büyük sermaye için ciddi sorun olmaya başladı.
İşte tam bu ortamda, yakındaki erken seçim için sağda “birleşme”, “koalisyon” oluşacağı söylemleri dolaşmaya başladı.
Davutoğlu’nun kurduğu Gelecek Partisi, Meral Akşener’in İYİ Partisi, Karamollaoğlu’nun Saadet Partisi ile Babacan’ın kuracağı partinin merkez sağ temelinde bir araya gelip bir koalisyon oluşturup önümüzdeki erken seçimde başarılı olup Türkiye’yi “çıkmazdan kurtaracağı” enine boyuna anlatılıyor.
Türkiye’de TÜSİAD başta olmak üzere büyük patronlar ve Batılı büyük emperyalist güçler, hem ekonomik hem de siyasi gelişmeleri yakından takip ederek çıkarları doğrultusunda ağırlıklarını koymaya çalışıyor. En son somut örnek 3 Şubat’ta Ankara’da Davutoğlu’nun Gelecek Partisi ile Avrupa Birliği’nin delegasyon Başkanı ve AB üyesi ülkelerin büyükelçilerinin bir araya gelip yaptıkları toplantı.
Birçok tahmin yapılabilir. Kesin olarak erken seçim olacak veya olmayacak tartışmasına girmek doğru değildir; işçi sınıfının çıkarları açısından önemli olan bu değildir. Burjuvazi ve iktidarı, kendi çıkarları için A, B, C planı, birçok plan yapıyor ve en “uygun” gördüğünü uygulamaya çalışıyor.
İşçi sınıfı ve onun çıkarlarını savunanlar için önemli olan, tüm bunları yakından takip etmek, işçi sınıfını bu konuda bilgilendirmek ama daha önemlisi tüm bunlara karşı işçi sınıfının çıkarlarını savunan bir siyaset geliştirmektir. (04.02.20)
