Kâr düzeni zehirliyor
Yatağan’da, büyük bir inşaatta çalışan 3 bini aşkın işçi yediği yemekten zehirlenip hastanelik oldu.
Geçen yıl kışlalarda binlerce asker, verilen yemekten zehirlenmişti. İşçileri zehirleyen Akyıldız şirketinin ortakları arasında eski AKP Gümüşhane Milletvekili Sabri Varan da var. İşte bu nedenle fabrikalarda, iş yerlerinde artık her yerde bu durum yaşanıyor.
Tüm bunlar, patronların daha ucuza mal etmek için işçinin yemeğini dışarıdan getirmesi nedeniyle yaşanıyor. Kamuda ve özelde iş yerleri yemek işini ihale ediyor, en kaliteli yemek teklif eden değil en düşük fiyat veren şirket, ihaleyi alıyor. Yemek işini alan patron, kâr etmek için işçiden ve elbette maliyetten kısıyor. En kötü et, çabuk bozulan tavuk, en kötü sebze, besin değeri olmayan makarna, en ucuz kemalpaşa tatlısı menüden eksik olmuyor. Çoğu yemek şirketinde geri gelen yemek ya bir gün bekletilip yine çıkarılıyor, ya başka bir yemeğe ekleniyor ya da başka bir iş yerine gönderiliyor. Böylece bir ısınıp bir soğuyan, zaten kalitesiz malzemeyle yapılmış olan yemek, bozulmuş olarak ama salça ve yağla bozulduğu gizlenerek işçinin önüne geliyor.
İşçinin ise yemeğe bakacak, onu kontrol edecek bir örgütlenmesi olmadığı gibi vakti de yok. Yemek molaları, ancak hızlıca yemeye yetiyor. Özellikle sendikasız, küçük, düzensiz çalışan iş yerlerinde, çoğu zaman şefler ve müdürler, yemekhanede işçileri gözetleyerek, adeta taciz edip mola bitmeden işe dönmeye zorluyor.
Oysa sendikalı iş yerlerinde yemek, sözleşmede belirtilen şartlara göre hazırlanır, işçi yemeden iş yeri temsilcinin onayını almak gerekirdi. Onaylanmazsa, iş yerindeki mutfakta yeni yemek pişirilirdi. Ancak böyle bir şeye gerek olmazdı çünkü yemeği hazırlayanlar da sendikalı işçi olduğu için patronun bozuk malzemeden yemek yaptırmasına, bozulmuş yemeği işçiye dağıttırmasına göz yummazlardı. (02.08.18)
