Sendikamızın, olağan şube kongresi yapıldı. Sonucu başından beliydi. Kongre sendikanındı ama delegeleri işveren belirlemişti. İşveren, delegelerin hangi işçiler olacağını, isim isim belirleyip listeyi sendikaya sundu. Sendika bürokratları ise yeniden seçilme garantileri olduğu için listeyi kabullendiler. İşte bu (...)
Bundan üç yıl önce Davutpaşa’da bir havai fişek atölyesinde meydana gelen patlamada 21 işçi ölmüştü. Aradan geçen bunca zamana rağmen, patlamanın sorumluları hala cezalandırılmadı. Olayın meydana geliş şekli göz önüne alındığında, işçilerin bir iş kazasına değil, iş cinayetine kurban gittikleri açık. Üstelik, (...)
Kuzey Afrika ve Ortadoğu’nun büyük kısmını saran, kitlelerin isyanı, gelecek için umut veriyor. Milyonlar, on yıllardır kendilerini ezen, sömüren, aşağılayan, aç bırakan diktatörlerine karşı haklı bir isyanda.
Halkın defedip gönderdiği Tunus’un eski kralının, sarayının duvarlarında gizlenmiş olarak istiflediği (...)
İlk kez, yüz yıl önce, 28 Aralık 1910’da, emekçiler ile patronlar arasındaki ilişkiler, resmi kayıt altına alındı. Aslında, çalışma yasası diye bilenen yasalar, ancak 1922’de 10 bin maddelik bir yasaya dönüştü. Bu yasa, zaman içinde emekçiler ile hakim sınıf arasındaki güç dengesine göre evrim geçirdi.
Bugün (...)
2011 yılı başında Cezayir’in Başkenti Cezayir başta olmak üzere birkaç kentinde açlık ayaklanmaları yaşandı. Cezayir gençliği hayat pahalılığına, şeker, yağ gibi temel gıda maddelerinin fiyatının ev kiralarının aşırı artışına ve işsizliğe karşı ayaklanmıştı. Bu ayaklanmalar 2008’de birçok ülkedeki açlık isyanlarını (...)
Mısır’daki gelişmeler Tunus’tan sonra başlamış olsa da onlara benziyor. Ordu genelkurmayı kitlelerin isteklerinin “kabul edilir” olduğunu ve yürüyüşe katılanlara ateş açmayacağını açıkladı. Tabii ki ordunun sözünü tutacağına dair hiçbir güvence yok. Ancak son durumda ordunun kaderini Mübarek ve rejime bağlamasında (...)
Tunus, Cezayir, Mısır, Arnavutluk’ta kitleler harekete geçti
Her geçen gün durum gelişip farklı sınıf çıkarları olan güçlerin çelişkilerini daha açıkça ortaya çıkarıyor. Bu durum sadece Tunus ve kitlelerin tepkilerinden dolayı hükümetin kolluk ve baskı güçlerini seferber etmek zorunda kaldığı Cezayır ile sınırlı (...)
On yıllık yargılama süreleri bittiği halde davaları sonuçlanmayan Hizbulluh sanıklarının cezaevlerinden çıkması, yargıdaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.
AKP hükümeti ile düzenin yüksek yargı kurumları arasında, baştan beri çekişme sürüyor. Yüksek yargı sistemi ve kurumları, 12 Eylül 1980 darbesiyle, (...)
Eğitim toplantısında sendikacıların işçilere söyledikleri 12 Ocak tarihi geldiğinde herkes görüşmeyi ve sendikanın ücret zammını açıklamasını bekledi. O tarihe kadar konuşmayan işçiler, sendikacılardan bilgi almak için çaba sarfettiler. Fakat nafile. Yine ağızlarını bıçak açmadı. Sadece bir hafta sonra yine görüşme (...)