Sinif Mucadelesi
Bin Ladin

Onu yetiştiren çirkefleri ısırdığı için öldürüldü

Çarşamba 15 Haziran 2011

Televizyonda, Obama’nın, Bin Ladin’in bir ABD komando ekibi tarafından öldürüldüğünü açıklayan duyurusu ve bu haberin Washington’da yarattığı sevinç yayınlandı. Ancak dünyanın en güçlü gizli istihbaratına ve ordusuna sahip olan bir gücün, 11 Eylül 2001 saldırılarını tertipleyen adamı öldürebilmek için on yıla ihtiyaç olduğu ortada iken zafer çığlıkları abartılı olsa gerek.

Bin Ladin iğrenç bir kişiydi ve ölümüne ağlamak için hiçbir neden yok. 2001 suikastı iğrençti, çünkü Dünya Ticaret Merkezi, ABD emperyalizmini sembolü olsa da, saldırıda ölen 3 bine yakın çalışanın, emperyalist siyasetle bir ilişkisi yoktu.

Suudi Arabistan’a yerleşmiş zengin bir burjuva aileden olan Bin Ladin, terör eylemlerine ABD’nin gizli istihbarat servislerinin hizmetinde başladı. 1980’li yıllarda Afganistan, Sovyet ordularının işgali altındaydı. Washington yönetimi, Moskova yönetiminin Afganistan’daki etkisini kırmak için her yolu kullandı ve dini köktenci gerilla hareketlerini destekledi. El Kaide’nin kökleri, o dönemde Afganistan’da oluşan ve sonra da bu ülkede diktatörlük kuran Talibanların oluştuğu döneme denk düşüyor.

Emperyalist güçlerin bu gibi uygulamaları, eski Sovyetler Birliği ile rekabetin de ötesinde her zaman kullandıkları oyunlardı. Emperyalizmin bütün dünyada uyguladığı hakimiyet yöntemleri o kadar çok tepki, öfke ve kine yol açıyor ki bundan kaynaklanan isyanları bastırmak için dünyadaki orduların tümü yetersiz kalıyor. Bu nedenle de emperyalizm, ordulara ek olarak, yerel gerici güçleri kullanarak halkları birbirlerine karşı kışkırtıyor. Birkaç düzineyi geçmeyen büyük kapitalist grupların dünyayı talan etme siyaseti ancak bu gibi bedellerle devam ettirebiliyor.

Ancak çok sık görüldüğü gibi, köpekler kuduz olup efendilerini de ısırır. Geçmişte İsrail devletinin de başına böyle bir olay gelmişti: İsrail, Arafat’ın etkisini azaltmak için Hamas hareketini maşa olarak kullanmıştı. Bin Ladin olayında da ABD’nin başına aynı şey geldi. ABD’nin müthiş ölüm makinesi olarak yetiştirdiği kişi, aynı etkide onu kalbinden vurdu.

Dünya liderleri, çok gürültülü sevinç çığlıkları atarak terörizmin öldüğünü ilan ediyor. Ancak terörizm hiç de ölmedi. Çünkü terörizmi yeniden ve yeniden doğuran, onlardır. Örneğin Bin Ladin’in bu kadar uzun süre saklanabilmesi ki saklandığı yer Afganistan’ın ücra dağlarındaki bir mağara değil, ABD’nin müttefiki Pakistan’ın başkenti İslamabad’a yakın, üstelik bir villa, gördüğü destek sayesinde olabildi. Bu desteğin başında, Pakistan’ın gizli servisleri ve halkın desteği de vardır.

Evet, Bin Ladin iğrenç bir kişiydi ve insanlardan nefret ediyordu. Tıpkı emperyalist idareciler gibi. Birinin yaptığı gelişi güzel bombalamalar, diğerlerinin bombalı terör eylemlerini besliyor. Bin Ladin’in, bomba ile havaya uçmaya hazır fanatik insanları bu kadar kolayca bulabilmesinin nedeni, emperyalist hakimiyetin yoksul Müslüman ülkelerinde neden olduğu maddi ve manevi sefaletin yarattığı ortamdır.

Emperyalist siyasi liderler, sevinç çığlığı atıldığı ortamda bile, intikam saldırısından korkuyorlar. Çünkü Bin Ladin, ABD’li kitleler tarafından nefret edilse bile ki bu gayet anlaşılabilir, dünyanın başka yerlerinde en vahşi intikam saldırısı bile, Batılı güçlerin yaptığı talana, sömürüye ve aşağılanmaya duyulan öfke yüzünden intikam eylemi olarak algılanıyor.

Zengin bir burjuva ailenin oğlu olan gerici Bin Ladin’in yaptıkları sayesinde maruz kaldıkları aşağılanmadan dolayı intikam aldıklarını sanan yoksul kitleler yanılıyor. Gerici fikirlerden esinlenerek, körü körüne terörizm uygulayanların getireceği iktidar, kaçınılmaz olarak sömürülenlere karşı acımasız olur. Yoksullar için ne yüce intikamcı ne de yüce kurtarıcı var.

Toplumun üzerine çullanmış paranın, sömürünün ve emperyalizmin düzenine son verebilecek olan tek güç emekçilerin kendi güçleridir. Bu, hem yoksul hem de gelişmiş ülkelerdeki emekçiler için geçerlidir. LO (07.05.2011)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2011  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 156 - 3 Haziran 2011  Site yaşamını izle Uluslararası Gündem   ?