Sinif Mucadelesi

Patronlar daha fazla kâr edebilmek için işçileri katletmekten çekinmiyor

Cuma 11 Mart 2011

Bundan üç yıl önce Davutpaşa’da bir havai fişek atölyesinde meydana gelen patlamada 21 işçi ölmüştü. Aradan geçen bunca zamana rağmen, patlamanın sorumluları hala cezalandırılmadı. Olayın meydana geliş şekli göz önüne alındığında, işçilerin bir iş kazasına değil, iş cinayetine kurban gittikleri açık. Üstelik, belediye ve valilik, mahkeme kararında suçlu bulunsalar da mahkemeye sorumluluğu olan bir isim vermiş değiller.

Bütün bunlardan ders alınmamış olacak ki 3 Şubat 2011’de Ankara’nın OSTİM ve İVEDİK organize sanayi bölgelerinde meydana gelen iki ayrı patlamada, 20 işçi daha öldü.

Davutpaşa’daki patlama gibi tüm yetkililer birbirlerini suçlamaya ve sorumluluğu üzerlerinden atmaya çalıştılar. Patlamanın olduğu işyerlerinin ruhsatlarının olmadığı, sigortasız işçi çalıştırdıkları, hiçbir iş güvenliği kuralına uymadıkları ortaya çıktı. Belediye meclisi alel acele toplanarak bu işyerlerinin şehir dışına çıkartılması kararı aldı. Çalışma Bakanlığı, denetimlerin sıkılaştırılacağını açıkladı.

Patlamadan on gün sonra yapılan baskında bu işyerlerinde kaçak mazot üretiminde kullanılan patlayıcı ve yanıcı maddeler ele geçirildi. Yani önceden yapılması gerekenler bir çırpıda göstermelik olarak yapılmaya çalışıldı. İşçilerin ölmesine rağmen kendilerine hiçbirşey olmayacağını bilen fakat bizzat sorumlu olanlar ikiyüzlülüklerini birkez daha gösterdiler.

Ocak ayında meydana gelen iş kazalarında 5’i kadın biri çocuk, toplam 49 işçi ölürken, 29’u kadın 2’si çocuk 183 işçi de yaralandı.

Şubat ayı, OSTİM’de 20 işçinin ölümüyle başladı ve 6 Şubat’ta Afşin-Elbistan termik santraline kömür sağlayan işletme sahasında göçük meydana geldi. Göçükte 1 işçi öldü. Göçüğün kaldırma çalışmaları yapıldığı sırada tekrar meydana gelen göçükte bu sefer 9 işçi göçük altında kaldı ve işçilerin bedenlerine hala ulaşılmış değil. Enerji Bakanı: “Hem göçük kaldırma hem de santralin çalışması için gerekli olan kömürü temin etmek durumundayız” dedi. Yani bir anlamda santral için kömür çıkartmaya devam ettiğimiz taktirde bir zaman sonra işçilerin bedenlerine ulaşırız diyor.

Şubat ayı daha bitmedi fakat ölümler devam ediyor. İstanbul Göktürk’te kömür madeninde çalışan 1 işçi, Elazığ Alacakaya’da krom madeninde çalışan bir işçi, Mengen’de özel bir maden ocağında çalışan bir işçi, Diyarbakır’da kazan patmanası sonucu bir işçi ve en son Batman’ın Kozluk ilçesinde Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’na ait Şelmo petrol sahasındaki doğalgaz dolum tesisinde gaz sıkışması sonucu meydana gelen patlamada üç işçi öldü.

Uluslararası çalışma örgütünün verdiği bilgiye göre iş kazalarının %98’i önlenebilir. Fakat önlenmesi bir yana önlenmek bile istenmiyor çünkü patronlar iş güvenliği ile ilgili yatırım yapmak ve kârlarından feragat etmek istemiyorlar.

Büyük işyerlerinde, çok sınırlı işgüvenliği kurallarına uyuluyor. Çünkü onlara iş veren uluslararası şirketler ya da iş ortakları, ürün kalitesi için belirli bir düzen istiyor. Küçük işyerleri ise daha çok kazanç için hiçbir kurala uymuyor. Her durumda işçinin yaşamı önemsenmiyor. Bu bilindiği halde AKP hükümeti döneminde, zaten çok sınırlı olan işyeri denetimi, önce fiilen uygulanmadı, sonra da kaldırıldı. Böylece hükümet patronlara, siz işinize devam edin diyor. İşçilerin temsilcileri olan sendikalar ise göstermelik eylemler yaparak, patronların göstermelik işgüvenliği uygulamlarını, lafta kalan eğitimlerini onaylayarak, itiraz etmeyerek, katliamlarda suç ortağı oluyorlar.

Patronların kâr hırsına dur deyip güvenli bir çalışma ortamı yaratmak için örgütlenme ve mücadele etme zorunluluğu her zamankinden daha fazla kendini hissettiriyor. Bu örgütlülük sadece çalışma ortamını değil, yaşamın her alanını güvenli kılacak ve insanı ve insanlığı kurtaracaktır.(01.03.11)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2011  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 153 - 4 Mart 2011  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?