Sinif Mucadelesi

Yeni yasa hiçbir şey getirmeyecek şimdiden bir çok şey götürdü bile

Perşembe 17 Nisan 2008

AKP hükümeti Nisan ayıyla birlikte SSGSS adıyla bilinen soysal sigorta ve sağlık sistemini değiştiren yasayı görüşmeye başladı ve Haziran ayında yasalaştıracak.

Tepkiler üzerine Emek Platformuyla görüşen Çalışma Bakanı anlaşma olduğunu açıklasa da, varılan uzlaşmanın işçilerin hiçbir sorunun çözmediği ortada. Yasa çıkmadan çocuklarını sigortalı yapabilmek için SSK’ya akın eden anne ve babalar bunu çok iyi biliyor.

Geçtiğimiz haftalarda yapılan 2 saatlik iş bırakma eylemi ile amaçlarına ulaştıklarını düşünen Türk-İş, Hak-İş, Kamu-Sen ve Memur-Sen Platformun diğer üyelerinin bundan sonra yapacakları eylemlere destek verme-yeceklerini açıkladılar. Emek Platformundaki bölünme, işçilerin umutsuzluğunu daha da arttırıyor. Nitekim, tüm sendikaların birlikte katıldığı iş bırakma ve yürüyüşe müdahale etmeyen hükümet, sendikaların bölünmesinden sonra 1 Nisan’da yürümek isteyen emekçilere saldırdı.

Türk-İş’i rahatlatan en önemli uzlaşma ise, emeklilik için pirim ödeme gün sayısının 9 binden 7 bin 200 güne çekilmesidir.

Yeni yasa emeklilik yaşını 65’e yükseltiyor, emekli aylığı bağlanmasında ölçü olarak kullanılan katsayı düşürülerek emekli aylıkları azaltılıyor, kıdem tazminatlarına adeta el konuyor, 18 yaşın üstündeki çocuklar için öğrenci olsun olmasın, çalışsın çalışmasın pirim ödeme zorunluluğu getiriyor, emzirme, sakatlık yardımı zaten sınırlı olan bir çok soysal yardım daha da kısılıyor ya da kaldırılıyor. Yani hükümet, para ile ilgili hiçbir maddede geri adım atmadı, önemli kayıplar getirecek maddeler aynen duruyor. Bu nedenle hükümet ile Emek Platformu üyeleri işçilerin önünde açıkta tartışmıyor, kapalı kapılar ardında pazarlık yapılıyor.

Siyasi tartışmalar, partiler arasındaki çekişmeler bu saldırı yasasının üstünü örtmek için kullanılıyor. İşçiler, onların oluşturmadığı uçlar etrafında kutuplaşmaları dayatılıyor. Böylece, hangi siyasi görüşten olursa olsun tüm işçi sınıfının yaşamlarını doğrudan etkileyecek bu yasa etrafında, sınıflarının çıkarları etrafında toplanmaları önleniyor.

Kendi arasında çıkarları nedeniyle bölünen burjuvazi birbirini yutmaya uğraşıyor ama hepsi SSGSS yasasının bir an önce çıkmasında birleşiyorlar. Ekonomik kriz derileştikçe, işçi sınıfının haklarına göz diken her kesimden patron, siyasi istikrar bozulmadan, geçen hükümet döneminden beri gündemde olan bu yasanın bir an önce çıkmasını istiyor.

Bugün genç işçilerin hafızalarında bile en az üç kiriz hatırası vardır. Her krizin faturasını, bunda hiçbir katkısı olmayan işçiler ödüyor. Eğer işçiler gerekli cevabı vermezse, bugün de aynısı olacak. İşçi sınıfı, kendi çıkarlarını koruması gereken sendikalarının yöneticileri tarafından da ihanete uğruyor. Sendikalar artık işçilerin değil, burjuvazinin ve onun hükümetlerinin denetiminde, onların çıkarlarına hizmet ediyor. Buna rağmen, işçi sınıfının kendi haklarını koruma olanağı vardır.

Esip gürleyen başbakana, bakanlara iki saatlik göstermelik iş bırakma geri adım attırmaya yetti. Tüm işçi ve emekçilerin görünüşte ve sözde olsa bile ortak mücadelesi, moral sağladı.

Bunu devam ettirmek için sendika bürokratlarını beklemeden örgütlenmeler oluşturmak mümkündür. İşçi ve emekçilerin bunu başaracak mücadele deneyimi vardır. Böyle bir mücadele hükümete ve onun arkasında duran asıl güç olan burjuvaziye geri adım attırabilir. (01.04.08)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2008  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 118 - 4 Nisan 2008  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?