Ana sayfa > Arşiv > Arşiv 2010 > Sınıf Mücadelesi Sayı : 147 - 3 Eylül 2010 > Fabrikalardan... İşyerlerinden > Gıda
Doktorumuz var; adı Fatih
Daha çok iş için daha çok baskı yapılıyor. 12 saat çalışıyoruz, sıcak ocakların karşısında. Havasız, ikinci bodrum, cam yok, havalandırma yok, baskı çok. Gece vardiyasındakiler, devamlı gece çalışıyorlar. Uykusuzluk, yorgunluk, baskı. Bu gece iki arkadaşımız yanık kazası geçirdiler.
Birinin ayağı yanık zeminde kayıyor. Kızgın yağ tavasının içine kollarının üzerine düşüyor. Havuz gibi tava. Kolları omuzdan aşağı yanıyor.
Diğerinin ayağının üzerine kaynar su dökülüyor. Ayakları yanıyor. Bu kazaların nedeni devamlı gece çalışma, 12 saati bulan fazla çalışma da eklenirse kazalar kaçınılmaz. Az işçiye çok iş. Baskılar da eklenince kazalar artıyor.
Kazalar ve hastalara bakılması için doktorumuz varmış. Hayalet doktor. Gıda mühendisleri, işçileri dolaşarak her gün doktorumuz geliyor, isteyen doktora çıkabiliyor diyor.
Doktorumuzun adı Fatih. Ne doktor ne hekim. Düzmece yalan. Biz doktor gömüyoruz. Kadın mühendisler gülüyorlar. Denetime gelen olursa öyle dersiniz: Doktorumuz var, adı Fatih diyorlar. (Bir işçi)