Sinif Mucadelesi

İstanbul belediyesi üzerinden çıkar kavgası

Cuma 6 Ocak 2023

İBB başkanının, hapis ve siyaset yasağı cezası alması ve ardından gelen teröre destek suçlamaları, Erdoğan’ın iktidarda kalmak için her zorbalığı yapacağının bir göstergesi.

Muhalif partilerin oluşturduğu 6’lı masanın, İmamoğlu için gösterdikleri dayanışma, milyonlarca işçi için emekliler, EYT’liler, Kürtler, işsizler veya en köyü koşullarda yamaya çalışan göçmenler için hiç yapılmadı.

İmamoğlu ve altılı masa, kararı İstanbul seçmeninin hakkına bir saldırı olarak ve Erdoğan’ın önemli bir rakibini siyaset dışı yolla, yargı elyle tasfiye etmesi olarak yansıtıyor. Seçmenlarin tercihi, kendilerine oy vermediğinde ne iktidarın ne de muhalefetin fazla umurunda değil. Üstelik İstanbul ve Ankara belediye başkanları, hem kendileri hem partileri, aday olmayacaklarını defalarca açıkladı.

Erdoğan, muhtemelen bugüne kadar İstanbul belediyesi üzerinden yaptığını yapmak, aldığı desteği ve oyları geri kazanmayı amaçlıyor. Bir de İBB üzerinden rant ve ihale paylaşımı var ki patronlar için çok kârlı.

Kriz nedeniyle devlet ihaleleri ya baştan iptal ediliyor ya da patronlar yeterince kârlı görmediği için yapılamıyor. Devlete iş yapan bazı patronların işleri iyi gitmiyor. Ancak İstanbul ve Ankara gibi büyük belediyeler, kazançlı altyapı, dönüşüm, ulaşım ve başka alanlarda ihale vermeye devam ediyor.

İstanbul’da ve Ankara’da yönetim el değiştirdiğinde açıklanan ve açıklanması engellenen yolsuzlukların, tarikatlara dağıtılan paranın miktarı, AKP’lilere peşkeş çekilen belediye olanakları, hatırlanmalı. İşte Erdoğan, belediyenin olanaklarını, parasını, kendinin görüyor ve istediği gibi kullanmak istiyor.

İBB’nin 80 bini aşkın çalışanı var. AKP 20 yıl belediyeyi yönetmesine rağmen, işçi statüsünda çalışanlaın önemli bir kısmı, seçimin yenilenmesi döneminde, işçilere sorulmadan Hizmet-İş’e üye yapıldı. İşçisini hiç önemsemeyen AKP, seçmeni mi önemseyecek.

İBB işçileri, bağlı kurumlardaki işçiler, taşeronlardaki işçiler ve sözleşmeyle çalışanlar, işlerini yaptıkları ve onlara ihtiyaç duyulduğu halde sanki AKP’nin torpili sayesinde iş bulmuş gibi düşünmelerini dayatan bir ortamda tutuluyordu. İş güvencesi olmayan, iş tanımı yapılmayan, asgari ücret veya civarında ücret alan bu işçiler için hak aramak çok zor.

Kendilerine danışılmadan hatta haber verilmeden AKP üyesi yapılan bu işçiler her seçim döneminde, AKP’nin adeta gönüllü çalışanı olurdu. Her işçi, şu kadar broşür dağıtacak, şu kadar ev gezecek, şu kadar mesaj atacak... Aynısını, seçim döneminde tarikatlar da yapıyor.

Erdoğan’ın bir amacı da kendine bağlı, verilen her işi yapacak saydığı bu çalışanlara ulaşmak; seçim döneminde partisi için çalıştırmak, taraftarlarını kalabalıklaştırmak.

Erdoğan’ın gibi İmamoğlu ve muhalefetin çabası da kitlelerin çıkarlarını korumak amacını taşımıyor. Muhalefet, belediye üzerinden elde edilecek ayrıcalıkların, bu seçimde AKP’de değil, seçim oyununa göre bu dönem kendi ellerinde kalması amacını taşıyor. Erdoğan, hem seçimi hem de demokrasiyi, kendine yaramadığında zerre kadar takmıyor. Elindeki tüm olanaklarla, zorbalıkla yüklenmesine ve adım adımbaşkanlığa el konmasına doğru ilerlemesine rağmen, muhalefetin kitleleri mücadeleye, siyasi haklarını savunmaya çağırmaması, hala sandığı söylemesi, kitlelere hiç güvenmediklerini ve önemsemediklerini gösteriyor.

İmamoğlu seçmen iradesinden bahsediyor ama belediye yönetimi değişirse, İstanbullular için ne değişecek, hangi olanaklar aksayacak, hangi iyileştirmeler duracak, kitleler nasıl atkilenecek, hiç bahsetmiyor. Oysa esas önemli olan budur. Kitleler, ona yapacakları için oy verdi, şahsına değil. İmamoğlu da suya, ekmeğe, ulaşıma, belediye hizmetlerine zam yaptı. Su taşkınları, trafik, betonlaşma devam ediyor. Etkili bir değişim ve önemli bir gelişme olmadığından belediye hizmetlerini konuşmak yerine demokrasi havarisi kesilmesi, seçmeni kışkırtması, kendini öne çıkarması sebepsiz değil.

Eğer, kitlelerin belediye hizmetlerine ilişkin sorunlarını çözmede hissedilir bir başarısı olsaydı, zaten Erdoğan bu dolapları çevirmeye cesaret edemezdi. (30.12.22)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı: 287 - 7 Ocak 2023  Site yaşamını izle Siyasetin Gündemi   ?