AKP iktidarının ekonomik modelinin adı değişiyor ama kendisi aynı
AKP iktidarları buyunca işsizliği önlemek için patronlara para verdi. Geldiklerinde 3 milyon civarında işsiz vardı şimdi 4 milyon diyen de var 8 milyon da. Ülkeyi imar etmek için patronlara inşaat işlevi yaptırdı. Sonuçta bir yanda kullanılamayanlar diğer yanda yetersiz kalanlar var. İhracat yapsınlar diye işçi ücretleri düşük tutuldu sonuçta tersi oldu ithalat patladı.
Ancak her durumda patronlara para vererek işi çözme siyasetine devam. Dövizin artışını önlemek için patronlara para veriliyor. Döviz bana mısın, demiyor.
İktidarın sorunları çözme amacı yok. Bizim sorun gördüğümüz yerde onlar, patronlar için kâr etme kapısı görüyor. Tüm bakanların patron olması, bazılarının da ortaya döküldüğü gibi yolsuzlukla patronluğa geçmesi, boşuna değil. Siyasi iktidar, patronlara rant, kâr olanağı dağıtma merkezi olarak çalışıyor. Bu yolda hiçbir kurala uyulmuyor. Yasal olanaklara yasadışı zorbalık, polis, yargı eliyle el koyma, hatta cinayet de ekleniyor. AKP’li siyasetçiler, beşli çete başta olmak üzere kendilerini destekleyen patronlara adeta ülkeyi yağmalatırken, kendi ceplerini de tıka basa doldurdu.
İşçi sınıfının sorunlarının hızlıca artışı, işte bu çifte yağmadan ötürü. Her işçinin sırtından hem patronu hem de siyasetçi geçiniyor. İşçinin elindekine bir de enflasyon ortak oluyor.
Erdoğan ve parti yönetimi, işlettikleri bu düzene ilişkin tek söz etmiyor. Çünkü onlar, bir sorun görmüyor.
Ancak milyonlar için sorun var ve artık açıkça tepki dile getiriliyor. Erdoğan, bir yanda sansür yasasıyla baskıyı arttırırken diğer yanda vaatler açıklıyor.
Asgari ücret artışı, aile sigortası, KYK borçlarının, icra takibinin silinmesi gibi bir kısmı doğrudan cebimizi ilgilendiriyor. Ancak bunlar öyle bir biçimde düzenleniyor ki esas kazanan patronlar oluyor. Örneğin aile sigortasının özel sigorta şirketlerine veya bankalara para kazandırırsa hiç şaşamamak lazım. İşsizlik fonu bir örnek.
Bunun da ötesinde asıl büyük vaatler, tıpkı öncekiler gibi patronların kasalarını şişirecek. Konut kampanyası, bitsin veya bitmesin patronlar parayı peşin alacak, KOBİ’lere, sanki muhtaçlarmış gibi SGK’dan patronlara milyarlar ödeneceği açıklandı.
Sonuçta ekonomide çok şey değişti ancak iktidarın patronların kasalarını şişirmek için iş görmesinde en ufak değişiklik olmadı. Patronların, yağmaları ortaya dökülmesine rağmen. İşte esas sorun budur.
Bu sorunu ancak mevcut düzenden hiç bir çıkarı olmayan işçi sınıfının, kendisinin vereceği mücadele ile çözebilir. İşçi sınıfının gücü var ancak eksik olan ortak sınıf çıkarları temelinde örgütlenmedir.(06.10.22)
