Sinif Mucadelesi

Ekonomi patronlar için iyi emekçiler için kötü

Cumartesi 9 Ağustos 2008

İstanbul Sanayi Odası’nın açıkladığı "Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2007 Yılı Raporu"na göre Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşu sıralamasında bu yıl Koç Topluluğu, Tüpraş, Ford, Arçelik, Tofaş ve Aygaz ile listenin tepesindeki ilk 10’un yarısını oluşturuyor. Koç Topluluğu şirketleri, 500 büyük kuruluşun toplam cirosunun yüzde 19’unu, özel sektörün yüzde 20’sini, özel sektör ihracatının yüzde 21’ini yapmış. Koç Topluluğunun toplam kârı ise 2.6 milyar YTL.

AKP iktidarı döneminde Yapı Kredi Bankası ve Tüpraş gibi büyük şirketler, Koçların oldu.

Aynı şekilde Sabancılar, Şahenkler, Doğanlar, Yazıcılar, Çolaklar, Cinerler ve nice isime ait şirketler de büyüdü.

500 büyük sanayi kuruluşunda yer alan ve 436’sı özel sektörde olmak üzere 450’si toplam 19.2 milyar YTL kâr etti. Geçen yıla göre kârda yüzde 23.1’lik artış oldu. Sonuçta, rakamlara göre milli gelirde yüzde 16.5’lik bir artış var.

Yabancı sermaye masalı ve gerçekler

Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşunun 143’ü “yabancı sermayeli sanayi kuruluşu”. 500 büyük firmada çalışan her 100 kişinin 29.3’ü bu yabancı sermayeli sanayi kuruluşunda çalışıyor. Geçmiş yılara göre ekonomideki yabancı ağırlığında önemli bir oranda değişiklik olmadı.
2006 yılında 16.9 milyar dolar, 2007 yılında 18.5 milyar dolar net doğrudan yabancı sermaye girişi oldu.

Fakat İSO-500 rakamlarına göre, övülen doğrudan yabancı sermaye, sanayide üretim ve istihdam artıracak projeler için gelmemiş. Hisse senedi, bono alımı için, sanayi üretim ile doğrudan ilgisi olmayan şirketlerin satın alınması için gelmiş. Yani ne çalışan işçi sayısı arttı ne de üretim. Bu nedenle bazı çevreler yabancı sermayenin yeni işçi alması, yeni işyeri açması koşuluyla kabul edilmesini savunuyor. Oysa bu durumda da yabancı sermaye kârını, yani getirdiği paranın birkaç katını kendi ülkesine geri transfer ediyor.

Hükümetin yabancı sermaye çekmek için izlediği, özelleştirme gibi bazı uygulamaları milli ekonomi gerekçeleriyle eleştirenler Türk patronların da sadece kendi çıkarlarına göre hareket ettiğini söylemiyor. Bazı yabancı patronlar Türkiye’de yatırım yapıyor, bazı Türk patronlar da yabancı ülkelerde.

1991 yılında sadece 30 milyon dolar olan Türklerin ülke dışarıdaki yatırımı, 1995’te 100 milyon doları aştı. AB’yle müzakere sürecinin başladığı 2005 yılında 1 milyar doları aştı; bu yılın daha ilk beş ayında ise yurtdışında 1 milyar 665 milyon dolara çıktı. Patronlar için tek ölçü kâr ama kitlelere başka şeyler söyleniyor.

Emekçilerin ekonomisi

Bu hafta ödemeleri başlanan KEY hesaplarından 60 bin kişiye icra kararı çıktı. Kredi kartı, ihtiyaç kredisi mağdurlarının patlaması da eklendiğinde, nüfusun önemli bir kısmının borçlu olduğunu gösteriyor. Yani emekçilerin durumunda iyileşme yok.

Demek ki, tek bir ekonomi yok, ekonominin iki ayrı yüzü var. Patronların kârı düzenli olarak artarken emekçilerin satın alma gücü aynı düzende geriliyor. (30.07.08)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2008  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 122 - 3 Ağustos 2008  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?